Hayal meyal bir cafe burası... Taş duvarları, küçük ahşap pencereleri, kahverengi ahşap masa ve sandalyeleriyle... Pencere önünde; kırmızı, pembe ve beyaz sardunya çiçekleri ile fesleğen saksıları... Ardında orman manzarası, çam kokulu yemyeşil bir orman... Farklı lezzetler ve hayata dair herşey var mönüde... Çam ağaçlarının kokusu, içeride nefis yemek kokularıyla karışıp sohbetimize eşlik edecek Cafe Sardunya'da... Hoşgeldiniz :)

25 Mart 2010

MÜCVER BÖREĞİ ve gecikmiş sobe yanıtlarım :)

IMG_3493
IMG_3484

En sevdiğim mevsimdir ilkbahar... Doğanın uyanışıyla birlikte ,açık havaya ,güneşe ,kırlara ,dağlara vermek istiyorum kendimi doyasıya... Çiçek toplamak ,kelebeklerin peşinde koşmak ,çimlerde yuvarlanmak... İşin özünde toprak var tabiii ,topraktan gelenlere ,yeşile sevdalıyım ben. Bunda toprak grubundan bir Oğlak burcu insanı olmamın payı büyük olmalı. Haftasonu doğanın kollarına bolca vakit geçirdikten ve şehirde betonların arasında boğulan ruhumu tazeledikten sonra ,nihayet buradayım :) Epeydir yazamıyordum...

Tıpkı benim gibi ;kışın tarihi Kemeraltı Çarşısında bulunan Hisarönü'ndeki çiçekçilerden satın alıp ektiğim sümbül soğanımda ,çiçek açmak için baharı bekliyordu. Önce yeşil yaprakları göründü topraktan ve sonunda çiçek açtı:) Sarı beklediğim çiçekler sürpriz yaparak beyaz renkli açtılar. Sanırım satıcı tohumları karıştırmıştı. Fakat bu nefis kokulu çiçeğin her rengi ayrı güzel ,baharın kendisi güzel :) Sevgili Orhan Veli gibiyim bu aralar... Sümbül çiçeklerim ve Baharın İlk Sabahları ;

orhan veli

Ve şimdi bahar mevsimine yakışır bir tarifle huzurlarınızdayım :) Zeytinyağıyla pişirilmiş bol sebzeli ,renkli ,mis kokulu bir börek... Bu börekle Tire 'de yaşayan ,arkadaşımın anneannesi Fatma teyze sayesinde tanışma fırsatım oldu. Öyle hafif ve öyle lezzetliydi ki ,hemen evde uygulayarak paylaşmak istedim. Tadı biraz mücveri anımsatıyor ,ama çok daha hafif ,ayrıca fırında piştiği için sağlıklıda... Özellikle benim gibi sebze severlerin denemesini tavsiye ettiğim bu böreği çok seveceğinizi düşünüyorum ;

Malzemeler :
3 adet yufka
500 gr. Süt
3 adet yumurta
4 adet kabak (büyük boy)
3 adet havuç (ortaboy)
½ demet dereotu
50 gr. tereyağı
3/4 çay bardağı zeytinyağı
250 gr. tulum loru
karabiber
pulbiber
tuz

Yapılışı :
Yumurtaları derin bir kapta çırpalım. Üzerine erittiğimiz tereyağı ve zeytinyağını ilave edelim. Kabakların kabuklarını kazıyıp rendeleyelim. Avcumuzda sıkıştırarak suyunu sıkalım ve sütlü karışıma ilave edelim. Havuçların kabuklarını kazıyıp rendeleyerek karışıma ekleyelim. Lor ve ince doğradığımız dereotunu ,dilediğimiz kadar tuz ve karabiberi ilave ettikten sonra iyice karıştıralım.

Yufkaları elimizle gelişigüzel parçalayarak karışımın içine atalım. Karıştırıp dibine yağlı kağıt serip ,sadece tepsi kenarlarını yağladığımız fırın tepsisine dökelim. Ben mini fırın tepsisi kullandım ,tepsinin ölçüsü tam geldi. Böreğin üzerine pulbiber serptikten sonra önceden 200 derecede ısıttığımız fırında kızarana dek pişirelim. Fırından çıkarıp biraz ılındıktan sonra dilimleyerek servis yapalım.

IMG_3487

Afiyet olsun...

****************
Veee.... bir önceki yazımda söz verdiğim üzere ,sevgili arkadaşım Elvan'ın sobesine yanıtlarım... Maalesef gecikmeli de olsa ;bu kitapları okumamış olan yada okumayı düşünen kitap dostlarına belki tavsiye niteliğinde olur düşüncesi ile yazmak istedim ;

1. Şu an okumakta olduğunuz kitap nedir? Kısaca konusunu anlatır mısınız?


Tanrının Doğum Günü ; Burak Özdemir

Kitabı piyasada epeydir aramama rağmen bir türlü bulamıyordum. Neyse ki komşumuzdan ödünç alarak okuma fırsatına kavuştum. Tanrı ,kutsal kitap ,yaratılış , ölüm ve sonrası üzerine farklı bir yorum ,insanı düşünceye sevkeden bir kitap... Şimdilik ;roman tarzında ,aydınlatıcı ,yorumlayıcı ,yalın ve akıcı anlatımıyla okucuyu kavrayan bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Sanırım hemen bitireceğim :)


2. En son aldığınız kitap?




Deniz Gürsoy ; İnceliklerin Kadehindeki Şarap








3. Şimdiye kadar aldığınız kitaplar içinde en sevdiğiniz hangisidir?

Bu iki kitap arasında seçim yapamadım. Gerçekten elimden bırakamadığım ,büyük keyifle okuduğum kitaplardı...


Bir Çift Yürek ; Marlo Morgan
Uçurtma Avcısı ; Khaled Hosseini



.

4. Bir türlü bitiremediğiniz, bitirseniz de sizi illallah ettiren kitap hangisidir?


Adam Fawer'ın Olasılıksız isimli kitabı... Çok satanlar arasında bir kitap ama ,hevesle ve merakla alıp bir türlü kendimi kaptıramadığım bir kitap. Defalarca bitirmek için elime almama rağmen bunu başaramadım :)






5.Elinizdeki kitap bitince okumayı düşündüğünüz kitap nedir?



Everything is illuminated ; Jonathan Safran Foer
.


.


.


.Saygılar ,sevgiler :)

.

04 Ocak 2010

PASTA MAKARNA

IMG_3360..

Cafe Sardunya izleyicilerinin artık şu bir önceki yazımdaki Meksika Fasulyesi fotoğrafını görmekten bıktıklarına eminim :) Nefis bir yemek olmasının dışındaa ,işe yetişmeye çalışırken ,istemeden de olsa burayı ihmal ettiğimin fazlasıyla farkındayım. Son zamanlarda gerçekten çok yoğun çalışıyorum ve açıkçası zamansızlık sorunum var. Otomotiv sektörünün en yoğun ayını geride bırakmanın vermiş olduğu ferahlık ile gelen ilham kaçıp gitmeden ,hemen yazmaya karar verdim.

IMG_3353

Bir arkadaşımın ofisinde beklerken karıştırdığım dergide fotoğraflarını görüp ,tarifine göz gezdirdiğim bu nefis makarnayı kendi uyarlamam ile asıl tariften esinlenerek uyguladım. Çünkü aklımda kalan sadece fotoğraflardı :) Ben bu tip fırında pişen makarnalarda yoğurt kullanıyorum. Kıvamı ve tadı mükemmel oluyor. Görüntüsü tıpkı bir pastaya benzeyen bu şık görüntülü ve nefis makarnayı denemenizi tavsiye ediyorum...

Bu arada bir sonraki yazım bir ay gecikmeli de olsa sevgili arkadaşım Elvan ın kitaplar üzerine beni Sobelemesiyle ilgili olacak... Bu konuda yazmak istediklerim var ilk fırsatta... Elvan cım kitaplar ile ilgili bu fırsatı bana verdiğin için teşekkür ederim :) Gelelim Pasta Makarna nın tarifine ;

Malzemeler :
1/2 paket kalın çubuk makarna (ortası delik olanlardan)
2 su bardağı yoğurt
3 yumurta
karabiber
tuz
1 su bardağı rendelenmiş kaşar peyniri
1 adet patlıcan
4 adet kırmızı biber
7-8 adet yeşil dolmalık biber
sıvıyağ
pişirme kağıdı

IMG_3365

Yapılışı :
Patlıcanı soyup ince ince dilimleyelim. Biberleri kalın şeritler şeklinde uzunlamasına keselim. Kızartıp kağıt havlu üzerine çıkarıp fazla yağını alalım. Tencerede makarnaları haşlamak için su kaynatalım. Tuz ve 1 çorba kaşığı zeytinyağı ilave ettikten sonra makarnaları biraz diri kalacak şekilde haşlayıp süzelim. Derin bir kapta yoğurt ,yumurta tuz ve karabiberi çırparak karıştıralım. Süzdüğümüz makarnaları ekleyerek iyice karıştıralım. Pişirme kağıdı ile kapladığımız baton kek kalıbının dibine renkli biberlerden dizelim. Geriye kalan biberlerin tümünün zarlarını soyalım. Elimize eldivenleri takıp makarnaları tutam tutam elimize alıp düzeltelim. Makarnaları biberlerin üzerine uzatarak düzgünce koyalım. Bir kat dizdikten sonra kızarttığımız patlıcan ve biberlerden dizerek üzerine kaşar peyniri serpelim. Tekrar makarnalardan koyup aynı işlemi tekrarlayalım. Kalan sosu üzerine döktükten sonra 200 derece fırında her tarafı kızaracak şekilde pişirelim. Fırından çıkarıp ters çevirelim. Biraz soğuduktan sonra dilimleyip servis yapalım.


IMG_3359

Afiyet olsun...


25 Ekim 2009

MISIRLI MEKSİKA FASULYESİ

.
IMG_3239

Meksika Mutfağını çok seviyorum... Bol baharatlı ,hafif acılı ,yoğun aromalarla bezenmiş Meksika yemeklerini ev halkıda afiyetle tüketiyor. Yanında sade pilav ile servis yapıldığında nefis bir mönüye dönüşen Meksika Fasulyesi tarifi denemek isteyenler için ;

Malzemeler :
500 gr. konserve meksika fasulyesi
250 gr.kıyma
1/2 su bardağı haşlanmış mısır
3-4 adet domates
2 adet yeşil biber
1 adet kırmızı biber
1 büyük soğan
1 diş sarımsak
4 çorba kaşığı zeytinyağı
1/2 çay kaşığı tarçın
1 çay kaşığı kimyon
1/2 çay kaşığı karabiber
1/2 tatlı kaşığı kişniş
1/2 tatlı kaşığı toz kırmızı biber

Yapılışı :
Soğanı yemeklik doğrayalım. Zeyityağı ile tencereye alıp kavuralım. Minik minik kare şeklinde doğradığımız kırmızı biberleri ve kıymayı ilave ederek kavurmaya devam edelim. Sarımsak ve ince doğradığımız domatesi ekleyelim. Domatesler iyice eriyince suyunu süzdüğümüz meksika fasulyelerini ilave edip karıştıralım. Tuz ,karabiberi ,tarçın ,kişniş ,toz kırmızı biber ve kimyonu ekleyerek karıştıralım. Domatesler susuz ise biraz su katabilirsiniz. Sıcak sıcak servis yapalım.

Afiyet olsun...


23 Ağustos 2009

SCONE : İngiliz kahvaltı ekmeği

.
IMG_3202

Bu aralar ''scone'' ( okunuşu skon ) denen ,tatlımsı İngiliz kahvaltı ekmeklerine takılmış durumdayım. İçerisinde maya yerine yemek sodası ihtiva eden ,kek ile kurabiye arasında gevrek bir kıvamı olan ,hafif tatlı puf puf minik ekmekçikler diyebiliriz scone için... Özellikle meyve ya da baharatlarla tadlandırılmış olanlar favorim. Kahvaltıda çikolatalı fındık kreması, bal ya da reçelle muhteşem oluyorlar.

Scone ile tanışmamı sağlayan Hürriyet gazetesi yazarlarından sürekli yazılarını takip ettiğim Arman Kırım... Köşesinde verdiği tarifler istisnasız başarılı oluyor. Yani temel ve ilk uyguladığım tarif ona ait ; Portakallı Üzümlü Scone...Sonrasında bu temel tarifi farklı malzemelerle uygulayarak birbirinden farklı nefis ekmekçikler pişiriyorum. Yaratıcılık sınır tanımıyor :) Sadece sodasını biraz azaltarak uyguladım ben ,ilk denemem sonrasında artık böyle yapıyorum çünkü tadı daha güzel oluyor.
İşte ilk uyguladığım Orijinal tarif ;



PORTAKALLI ÜZÜMLÜ SCONE

IMG_3210

Malzemeler:
285 gr. beyaz un
1 tatlı kaşığı kabartma tozu ( silme )
60 gr. Şeker
1 çay kaşığı tuz
140 gr. Tereyağı
bir portakalın kabuğu ( ince rendelenmiş )
55 gr. kuru üzüm
125 ml. koyu tuzsuz ayran
üzerine sürmek için süt.

Yapılışı:
Öncelikle fırını 220 derecede ısıtalım. Fırın tepsisini yağlayalım. Büyük bir kap içinde kuru malzemeleri karıştıralım. Küp küp doğradığımız soğuk tereyağını ekleyelim ve parmak uçlarımızla ufalayarak unlu karışıma yedirelim. Portakal kabuğu rendesini ve üzümleri ekleyelim.

Son olarak tuzsuz ayranı ağır ağır döküp karıştıralım.Hamurumuz hazır.Şimdi hamuru merdane ile 2 cm. kalınlığında açalım. Yuvarlak kurabiye kalıbıyla daireler keselim. Hazırladığımız daireleri fırın tepsisine koyalım ve üzerlerine fırçayla süt sürelim. Altın sarısı renk alana dek fırında pişirelim. Fırınınızın pişirme süresine göre bu süreyi ayarlamalısınız. Sıcak veya ılık olarak servis yapalım.

IMG_3205



Afiyet olsun...

03 Ağustos 2009

KABAK SALATASI


IMG_3122

Sıcakları bahane ederek yine tembellik yapıyorum her yaz olduğu gibi :) Aslında haksız da değilim... İzmir gerçekten kavruluyor son günlerde ,geceleri uyumak bile zorlaştı. Ekran karşısı 2-3 derece daha sıcak takdir edersiniz ki... Çalışınca serin biryerlere de kaçılmıyor maalesef. İzmir halkı Çeşme'ye ,Foça'ya göç ederler malumunuz yazları... İş değiştirdiğim için bu sene yıllık iznim de yok :( İşte bende mesai sonrası ,hafif hafif İzmir melteminin estiği balkonumuza kurduğum serin, iç açıcı yiyeceklerden ,içeceklerden oluşan sofralarda günün ,mevsimin tadını çıkarmaya çalışıyorum. İşte bu serin ve hafif tadlardan biri ;

IMG_3115

Dün pazara uğradığımda almıştım bu minik kabakları. Tabiii ki ,bol sarımsak ,zeytinyağı ve dereotu ile nefis bir salata hazırlamak için.... En sevdiğim salatalardan biridir kabak salatası. Aynı zamanda harika bir mezedir. Hazırladıktan sonra kapaklı bir kaba doldurup buzdolabına koyuyorum. İşten gelince hazır ve serin serin ,hafif ,sağlıklı ,nefis bir salata oluyor. Denemeyenler var ise ; önce kabakları bıçakla kazıyalım (Benim ölçülerim 2 kg. kabak için ,dilerseniz siz ölçüleri damak tadınıza göre arttırıp azaltabilirsiniz) Sonra güzelce yıkayalım. Bir tencerede suyu kaynatalım. İçerisine 1 yemek kaşığı tuz atalım. Ardından kabakları ilave ederek 7-8 dakika kadar haşlayalım. Çok fazla pişmemeli. Ben biraz diri seviyorum ,aksi halde kabaklar dağılabilir. Derin bir kaba buzlu su hazırlayalım. Haşlanan kabakları ocaktan alıp suyunu süzelim ve buzlu suya atalım. Başka bir kapta 4-5 diş sarımsağı 1 tatlı kaşığı tuz ile ezelim. 3 büyük limonun suyu ve 1 su bardağı zeytinyağını ilave ederek karıştıralım. Kabakları süzerek sosun içerisine atalım. Karıştırıp ağzı sıkıca kapanan bir kaba koyalım ve buzdolabında minimum 5-6 saat kadar dinlendirelim. Servis tabağına aldıktan sonra üzerine kıyılmış dereotu serperek soğuk soğuk servis yapalım.

IMG_3125
Afiyet olsun...

31 Temmuz 2009

Vee...müzik ziyafeti


Önce Bülent Ortaçgil 'in sakin ,derin ve duygulu ,bazen düşündürücü ,kimi zaman esprili sıcacık şarkılarıyla başladı gece... Ardından kendilerine has tarzlarıyla ve yorumlarıyla ,şiirsel ,edalı insanı gülümseten keyifli şarkılarıyla Ezginin Günlüğü sahnedeydi...


Dün akşam Carte d'Or un sponsorluğunda gerçekleşen bu harika 2. konserde Carte d'Or un davetlisiydim. Karşıyaka Açık Hava Tiyatrosunda unutulmaz bir müzik ziyafetindeydim :)
.
Düzenlediği konserlerle Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV)’nın 0-6 yaş dönemi erken çocukluk eğitimi konusunda bilinç oluşturmayı ve kaliteli bir okul öncesi eğitiminin ülkemizdeki çocuklara ulaşmasını hedefleyen “7 Çok Geç” kampanyasına destek olan Carte d'Or a toplumsal projesi ve dondurma ziyafetinden sonra bu müzik ziyafeti için sonsuz teşekkürler...


10 Mayıs 2009

10 Mayıs Pazar 'Anneler Günü'

.

. Tüm annelerimizin anneler günü kutlu olsun...
.
.